217 Uitgangs-taalDeze vertaling aanvraag is "betekenis alleen" One...take control of me? You're messing with the... One...take control of me? You're messing with the enemy Said it's 2, it's another trick Messin' with my mind, I wake up Chase down an empty street Blindly snap the broken beats Said it's gone with the dirty trick It's taken all these days to find ya Kasabian - "Club Foot" Gemaakte vertalingen Bir ... Kontrolümü al? | |
350 Uitgangs-taal The Duke of Wellington, who won the ... The Duke of Wellington, who won the Battle of Waterloo in 1815, was quite indifferent to food, so much so that his cooks often gave notice, despairing of using their culinary talents in his household. In spite of this, his name has been given to a fillet of beef, wrapped in puff pastry, so called perhaps because in its larger version the finished product looks like a highly polished riding or Wellington boot. Gemaakte vertalingen 1815 te Waterloo savaşını kazanan Dük Wellington | |
389 Uitgangs-taal "yalnızlık. her kimliğe doğuştan yazılı tek... Sade ölüm değil, ayrılık da yaşamın emri. Evet söyledi ya da ben duydum. Duyduğuma göre elbet bir ses söyledi bu söylendikçe usulen söylenir olan sözleri. Evet duydum,söyledi. Her duyduğumda ağladım. Pek çok ağlayışım sırasında duydum. Kalbim tutanak tuttu duyduklarıma. "Soruldu" dedi, cevap alındı. "Yaşamak" dedi, "Tek marifetiniz, biraz özen gösteriniz." "Zulüm kimse zalimlik yapmayınca biter, mazlumlar dahil." dedi. "Ama yapmayın, o daha bir ÇOCUK" dedi Tanrı. bu metin daha önce sundugum bir metnin devamidir ceviriyi yapacak arkadaslarin metnin ilk yarisini okumasinda yarar var tesekkurler
http://www.cucumis.org/tercume_12_t/ceviriyi-incele_v_243752.html Gemaakte vertalingen Not only death, but also separation is the order of life. | |
410 Uitgangs-taal O öyle biri değildi. O biliyor ya. Asla olamaz.... O öyle biri değildi. O biliyor ya. Asla olamaz. Kanarken hissetmek, Defalarca inkar ediyorum. O, o olamaz. Biliyorum onu Kalbinin acısını. Onu yanlız bırakamam. Ne olduğunu unut. Onlar anlamsız. Hiçbirinin önemi yok. O öyle değildi. Bu kesinlikle doğru. Kalbi yalan söylemiyor. Yalan söylüyorlar. Hepsini yalanladım. O, o değil. Biliyorum onu Kalbinin acısını Hiçbirşeyin anlamı yok Kalbi kanarken yalan söyleyemez. Onların hepsini yalanladım. Onu yanlız bırakmayacağım. 1) "O biliyor ya" derken kalbin biliyorya anlamında kullandım. 2) "O, o olamaz." derken, Şaşkınlık var. Yani o eskisi gibi değil anlamında kullandım. 3) "Onu yanlız bırakamam." derken kalbini yanlız bırakamam anlamında. 4) "Onlar anlamsız." derken "düşündüklerin anlamsız " anlamında kullandım. 5) "O öyle değildi." derken " o kız öyle değildi anlamında. 6) "O, o değil" derken, Şaşkınlık var. Yani o eskisi gibi değil anlamında kullandım. 7) "O yanlız kalmayacak." derken kalbi yanlız kalmayacak anlamında. 8) "Onların hepsini yalanladım" derken söylenen kelimeler anlamında. Yani söylenenlerin hepsini yalanladım anlamında. 9) "Onu yanlız bırakmayacağım" derken kalbini yanlız bırakmayacağım anlamında. 10) USA ingilizcesi olursa daha iyi olur. 11) Kafiye uydurabilirseniz uydurun. 12) Puanım olmadığı için yanyana yazdım. (: ÇOK TEŞEKKÜRLER Gemaakte vertalingen she was not like this | |
| |
| |
286 Uitgangs-taal मेरे टूटे हà¥à¤ दिल से कोई तो आज ये पूछे ... मेरे टूटे हà¥à¤ दिल से कोई तो आज ये पूछे के तेरा हाल कà¥à¤¯à¤¾ है
किसà¥à¤®à¤¤ तेरी रीत निराली ओ चलिठको चलने वाली फूल खिला तो टूटी ड़ाली
जिसे ऊलफत समठबैठा मेरी नज़रों का धोका था किसी की कà¥à¤¯à¤¾ खता है
मांगी मà¥à¤¹à¥à¤¬à¥à¤¬à¤¤ पायी जà¥à¤¦à¤¾à¤ˆ दà¥à¤¨à¤¿à¤¯à¤¾ मà¥à¤ को रास ना आई पहले कदम पर ठोकर खाई
सदा आज़ाद रहते थे हमें मालूम ही कà¥à¤¯à¤¾ था मà¥à¤¹à¤¬à¥à¤¬à¤¤ कà¥à¤¯à¤¾ बला है
Before edit :
Mere toote huwe dil se Koi to aaj yeh pooche ke tera haal kya hai
Kismat teri reet nirali O chaliye ko chalne wali Phool khila to tooti daali
Jise ulfat samaj baitha meri nazron ka dhoka tha kisi ki kya khata hai
Mangi mohobat paayi judayi duniya mujhko raas na aayi pehle kadam par thokar khayi
sada aazad rehte the hamain maloom hi kya tha mohobat kya bala hai
(thanks to Coldbreeze who provided the version in devanagari) Gemaakte vertalingen today someone please ask my broken heart. Arzuladığım şey birisinin bugün kırık kalbimi sormasıydı. | |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
136 Uitgangs-taal merhaba mehmet merhaba mehmet hepimizin hayatı rutin malesef ben antalyada yaşıyorum mesleğim muhasebeci daha önce yazmıştım unuttun galiba bayramda neler yapmayı düşünüyorsun Gemaakte vertalingen hi mehmet | |
| |
| |
120 Uitgangs-taal İçindeyim nasılsa İçindeyim nasılsa İçimdesin nasılsa İçindeyim nasılsa yine Bu aşk Sonu yokmuş nasılsa Ölüm de yok nasılsa İçindeyim nasılsa yine Bu aşk.. Gemaakte vertalingen I am inside you somehow | |